Türk Kültür ve Miras Vakfı 13 Yaşında
Türk Kültür ve Miras Vakfı bugün kuruluşunun 13. yılını kutluyor. Vakıf, merkezi Bakü olan ve Türk dünyasının ortak kültürel mirasını korumak, araştırmak ve tanıtmak amacıyla faaliyet gösteren bir kuruluştur. Kuruluş kararı 23 Ağustos 2012 tarihinde Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı zirvesinde alındı; o dönemde bu teşkilat “Türk Konseyi” adıyla anılıyordu.
Vakıf, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın önerisiyle kuruldu ve Kazakistan, Kırgızistan ile Türkiye cumhurbaşkanlarının desteğiyle resmiyet kazandı. Bugün geldiği noktada Bakü’de faaliyet gösteren Vakıf, Türk halklarının el sanatları, folklor, tarih ve edebiyat gibi alanlardaki ortak değerlerini korumaya ve bu değerleri uluslararası platformlarda duyurmaya devam etmektedir.
Vakıf son 13 yılda özellikle son bir yılda yoğun ve dikkat çekici çalışmalara imza attı. Vakfın faaliyetleri arasında kitap yayınları, araştırmacıların katılımıyla düzenlenen sergi ve konferanslar ile Türk dünyasının maddi kültür unsurlarının restorasyonu yer alıyor. Bu çalışmalar, ortak kültürel mirasın korunması ve tanıtılması yönündeki çabaları somutlaştırıyor.
Türk Kültür ve Miras Vakfı Başkanı, dünyaca tanınan besteci Aktotı Raimkulova, kuruluşun başlangıcına ilişkin hatırlatmada bulunarak, “Kurulduğumuz günden bu yana temel amacımız Türk dünyasının zengin mirasını ve asırlara dayanan tarihini araştırmak, korumak ve tanıtmaktır” dedi. Raimkulova, Vakfın bu misyon çerçevesinde pek çok önemli etkinliğe imza attığını ve kültürel iş birliğinin geliştirilmesine katkı sunduğunu vurguladı.
Vakıf yetkilileri, önümüzdeki dönemde kültürel ilişkilerin güçlendirilmesine ve ortak Türk tarihinin yeni araştırmalarla zenginleştirilmesine öncelik verileceğini belirtti. Modern iletişim ve dijital teknolojilerin kullanımıyla çalışmaların daha geniş kitlelere ulaştırılmasının hedeflendiği kaydedildi. Ayrıca, kuruluşun Özbekistan’ın katılımıyla genişlediği; ilerleyen dönemde Macaristan ve Türkmenistan gibi ülkelerle iş birliklerinin artmasının beklendiği ifade edildi.
Türk dünyasının milli ve manevi değerlerini tanıtma amaçlı projeler arasında yayımlanan kitaplar, düzenlenen sergiler ve konferansların yanı sıra maddi kültür anıtlarının restorasyon projelerinin de bulunduğu aktarıldı. Bu çalışmaların hem akademik çevrelerde hem de halk düzeyinde etkili olduğu bildirildi.
Raimkulova, dayanışma çağrısını yineleyerek, “Türk dünyasının tarihini ve kültürünü birlikte araştırmak için bütün Türk topluluklarının bir araya gelmesi ve ortak çalışmalar yapması adına elimizden geleni esirgemeyeceğiz” ifadesini kullandı. Vakıf çevreleri ise Türk dünyasının birliği ve mirasının gelecek nesiller için en değerli miras olduğuna dikkat çekerek, Vakfın çalışmalarını takdirle karşıladı.
Vakfın 13. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen etkinliklerin detayları ve gelecek programlar hakkında bilgi verilmesi bekleniyor. Vakıf yetkilileri, yıl boyunca sürecek proje ve iş birliklerine ilişkin güncellemelerin paylaşılacağını duyurdu.
